Haliliye Belediye Başkanı Fevzi Demirkol, 30 Mart 2014 Mahalli Seçimleri'nin 1'inci yıl dönümünde Haliliye Belediyesi'nin yıllık çalışmalarını değerlendirdi. Haliliye Belediyesi'nin 1 yılda yaptıklarını ve devam eden çalışmalarını anlatan Başkan Demirkol, gelecekte yapılacak çalışmaları ve projeler konusunda da bilgiler verdi.
Haliliye Belediye Başkanı Fevzi Demirkol, geçen pazartesi Edessa TV, Güneydoğu TV, Kanal Urfa ve Ruha TV'nin düzenlediği ortak canlı yayına katıldı. Edessa TV'den Orhan Kaya, Güneydoğu TV'den Müslüm Çap, Kanal Urfa'dan Kadir Çelikcan ve Ruha TV'den Mehmet Kültür'ün sorularını yanıtlayan Başlan Demirkol, Haliliye Belediyesi'nin 1 yılda yaptığı çalışmaları ve yapacağı çalışmalar hakkında bilgiler verdi.
"BÜTÜN HİZMETLERİMİZ UNUTULMAYACAK DEĞERDE"
Program, Kadir Çelikcan'ın Başkan Fevzi Demirkol'a "1 yılda unutamadığınız çalışmanız hangisidir?" sorusuyla başladı. Başkan Demirkol, bugüne kadar yapılan hizmetlerin unutulmayacak değerde olduğunu söyleyerek, şunları kaydetti:
"Güneydoğu, Edessa Tv, Ruha Tv ve Kanal Urfa ailesine şahsınızda teşekkür ediyoruz. Ekranları başında bizi izleyen tüm dostlarımıza, tüm sevdiklerimize, daha doğrusu Urfa'yı ve Haliliye'yi ilgiyle izleyen takip eden tüm dostlara buradan selam olsun diyoruz. Şimdi bizim unutmadığımız hizmetimiz derken; bütün hizmetlerimiz unutulmayacak değerde. İnşallah nasip olursa bundan sonraki nesiller boyu devam edecek hizmetlerimiz var. Bizden sonrasında da biz daha öncesinde de seçim döneminde de şöyle bir ifade kullandık; kötü misallerin, kötü uygulamaların sonuncusu olmayacağız, iyi uygulamaların ilki olacağız. Benim hizmet noktasında unutmadığım, çok şey vardır. Bunu bir taneyle sınırlamak istemiyorum. Bazen duygulandığımız, üzüldüğümüz, sevindiğimiz, teşekkürle, tavsiyeyle karşılaştığımız çok günümüz olmuştur. Yalnız bir şey söyleyeyim; biz, Haliliye Belediyesi olarak gönülden hizmet etmeyi ve insanlara gönülden ulaşmayı arzu eden bir uygulama içerisindeyiz. Burada Sayın Belediye Başkan Yardımcılarımız Hacı Kanduza ve Osman Uludağ var. Şu ekranda vatandaşlarımızın gördüğü birim müdürlerimiz var. Biz gönülden birlikte olmuş bir aileyiz. Her zaman söylüyorum. Cuma akşamı her toplantıda söylüyorum; biz, gönülden, insana hizmet etmek üzere yola çıkmış bir ekibiz. Biz seçimle geldik ama arkadaşlarımız daha öncesinden mesai yapıyorlardı. Ama mutlu bir Haliliye istiyoruz. Eğer, Haliliye'deki insanlar mutluysa, halk bizden razıysa, hak bizden razıysa o zaman Haliliye Belediyesi'nde çalışan tüm personellerimiz mutludur. Onların başındaki bende en mutlu kişiyimdir. Bizi üzüntüye sevk edecek bir uygulama, bir karşılaşma ve herhangi bir şekilde bize iletilen bir bilgi olduğu zaman; onların ilk başta çözümü, gerekiyorsa yardımı noktasında hemen ulaşma noktasında arzuluyuz.
"KİMSENİN YAPMADIĞI SAHUR UYGULAMASINI BAŞLATTIK"
Başkan Fevzi Demirkol, konuşmasının devamında geçen yıl Ramazan Ayı'nda kimsenin yapmadığı sahur uygulamasını başlattıklarını söyleyerek, "Geçen sene, Ramazan Ayı'nda iftar yemeği uygulaması başlattık. Bunu daha öncesinde bütün belediyeler yapıyordu. Bütün belediyelerin, bütün kuruluşların, bütün vakıfların iftar yemeği uygulaması vardı. Biz, Türkiye'de ilklerden birisini yapmak istedik ve kimsenin yapmadığı bir sahur uygulaması yaptık. Sahurda da, insanlara sahur masaları açtık. İkinci günüydü sanırım, dışarıdan bakanların hep Suriyeliler oturuyor dediği bir ortamda, tam sahuru yerken, bir bayan geldi yanında kocası, çocuklarının ismi biri Efe, diğeri Ece. Geldiler, bana şunu söyledi; 'Başkan, Allah sizden razı olsun. Bizim hiç yiyeceğimiz kalmamıştı. Tam ne yaparız diye düşünürken, bu iftar ve sahur sofranız imdadımıza yetişti. Ben, o arada şunu düşündüm; yapmış olduğumuz sahur programı doğruydu. Çünkü, insanlar iftar yapacak bir yer bulurlar. Hiç bir şey değil, yoldan geçerken birine selam verdikleri zaman iftar sofrasına buyur ederler ama sahurun vakti belli değil. Sahuru insanlar evlerinde yapıyorlar. İsimlerini de söylememin sebebi, profil olarak Urfa'nın tanıdığı ve kamyonlarca malzeme dağıtsanız bile evinin önünde durmayacağınız bir aile, bunlar nasıl olsa muhtaç değildir diyeceğiniz bir aile. Beni o zaman da duygulandırmıştır. Şimdi de duygulandırdı. Veley ki, bir tek o aile için yetişmiş olsak bile benim için önemlidir diye düşündüm ve 30 gün sahurumuz devam etti. 30 gün boyunca da, hem iftarda hem sahurda, ben geçen sene hiç bir zaman için evde iftarımı açmadım. Evde sahur yapmadım. Sadece bir gün bir vakfın vermiş olduğu yemek vardı. Protokole mensup arkadaşlarımın tamamı gidecekti. Benim gitmemem yanlış anlaşılır diye gittim. Bir akşam iftarımı orada açtım. Bu sene de Allah bizi sağlıkla Ramazan'a ulaştırırsa, hem sahurda, hem Ramazan'da o sofralarda olacağız. Temennimiz Allah kimseyi, kimseye muhtaç etmemesi. Yalnız ben orada bir ölçü koyayım. Geçen sene bazı arkadaşlarımız bizden alınmış olabilir. Ben geçen sene, Sayın Bakanımız, Sayın Vekillerimiz, Sayın Belediye Başkanlarımız ve Sayın Valimiz, devlet erkanında, parti teşkilatının tamamını iftar sofrasında oraya davet ettim. Hiçbir zaman otelde yemek vermedim. Hiç bir gün lüks bir restoranda yemek vermedim. Bazı arkadaşlarımız bizden alınmış olabilir ama biz duruşumuzu bozmayan bir ekibiz. Ben bir gün öncesinde o iftar sofrasında bulgur pilavı yemişsem, oradaki fakirlerle. Ertesi gün protokolle lüks otellerde yemek yemem. Bu sene de, o adetimiz devam edecek ve yine protokolün tüm mensuplarını 30 gün boyunca o sofraya davet edeceğiz. Ben buradan net söylüyorum; kimse de alınmasın. Ramazan içerisinde benden, şahsımla, ailemle veya belediyeyle ilgili lüks restoranda, lüks otelde iftar sahur beklemesin" dedi.
"BELEDİYE İŞ KAPISI MI, HİZMET KAPISI MI OLSUN?"
Ramazan Ayı programıyla ilgili verilen bilginin ardından konuşan Mehmet Kültür, Başkan Demirkol'a, "Başkan olmadan önce gördüğünüz sorunlardan, başkan olduğunuzda ilk bunu çözeceğim dediğini oldu mu?" sorunu yöneltti. Başkan Demirkol ise gördüğü sorunların başında işsizlik geldiğini ve bu konuda ise çalışmalar yaptıklarını söyledi. "Belediye iş kapısı mı, hizmet kapısı mı olsun" diyen Başkan Demirkol, şunları dedi:
"Şimdi ilk önce ben Haliliye'nin tüm bölgelerini daha öncesinden Belediye Başkanı olmadan, aday da olmadan önce tanıyorum, biliyorum. Kırsal kesimimizi de biliyorum. Kent merkezini de biliyordum. Zaten belediyelerin bir asli görevleri vardır. Bir de bunun yanında sosyal belediyecilik noktasında bir takım vazifeleri vardır. Ama belediyelerin asli görevleri temel hizmetleri götürmek. Vatandaşın yolunu, suyunu, temizliğini, park bahçe ihtiyacını temin etmek. Temel belediyecilik işlerini yaptıktan sonra bu defa sosyal belediyecilik kavramı içerisinde bir takım hizmetler yapılması gerekiyor. Şimdi bizim ilk tespit ettiğimiz hususların bazısına bizim boyumuz yeter, ölçek olarak küçük gelebiliriz. Bazısına yetmez. Biz, bir ilçe belediyesi olarak tespit ettiğimiz sorunların bir kısmını ölçek olarak bizi aşıyor. Ama o ölçek olarak bizi aşan hususlarda da, bizim yine gayretlerimiz devam ediyor. Bu belediye başkanı olmadan önce tespit ettiğimiz sorunların başında; bir işsizlik, genç nüfusun çok olması ve iş talebi. İkincisi, kötü alışkanlıklar, madde bağımlılığı. Üçüncüsü, vatandaşımızın ucuz konut ihtiyacı. Dördüncü olarak ta, çalışanların bir şekilde sosyal hayatta katılımı demeyeyim, çalışma şartları içerisinde daha rahat bir ortam, daha ekonomik bir hayat temin etmesi açısında bir takım sosyal tesislerin yapılması ve bir kısım insanlarımızın da sosyal hayata katılması şeklindeki tesis eksikliği vardı. Neydi bunlar, kadınlarımızın sosyal hayata katılmalarıyla ilgili çocuklarını bırakabilecekleri alanlar. Birincisi işsizlik, işsizlik meselesini belediyelerin çözmesi mümkün değil ama bizim gayretlerimiz devam ediyor. Bir defa işsizlik çok olduğu için bizim belediyemize ve diğer belediyelere, çok sayıda iş talebi geliyor. İşte; oğlum işsiz, kardeşim işsiz, tabiki bu sosyal mesele. Bizim de bu hususta gayret sarf etmemiz gerekiyor ama şimdi belediyemizin veya belediyelerimizin tamamının personel ihtiyacını karşılasak, tamamının personel ihtiyacını sıfırdan temin etmeye kalksak dahi işsizlik meselesi çözülmeyecek. Onun için, birincisi belediyelerimiz iş kapısı mı olsun, hizmet kapısı mı olsun. Hizmet kapası olsun diye bir tercihimiz var çünkü iş kapısı olarak düşündüğümüz zaman belediyelerin bütün kadrolarını, olsun olmasın tüm iş taleplerini karşıladığımız zamanda, bizim bütçemiz yetmeyecek. Bin kişi alsak yine açıkta kalan olacak. Hizmet kapısı olsun noktasında, biz onlara ileride iş imkanı sağlayacak çalışmalarımız var. Nedir, işsizlikle ilgili bir defa, kamu kurum kuruluşlarının ve belediyelerin, iş imkanı, iş istihdamı yaratması sınırlı. Hatta bazı alanlarda mümkün değil. Biz bununla ilgili burada bir ekonomik canlanma bekliyoruz. Onunla ilgili çalışıyoruz."
"ŞANLIURFA'NIN GÜVENLİ BÖLGE OLDUĞUNU TANITMA GAYRETİMİZ VAR"
Konuşmasının devamında Haliliye'nin ve Şanlıurfa'nın turizme kazandırılması konusunda çalışmaların devam ettiğini belirten Başkan Demirkol, "Haliliye'nin ve Şanlıurfa'nın, güvenli bir bölge olduğu ve tarihi kültürel değerlerimizi tanıtma yönünde gayretlerimiz var. Biz eğer Haliliye'nin ve Şanlıurfa'nın güvenli bir bölge olduğu, alışveriş yaptığımız zaman yatırımım ortada kalır, paramı alamam veya burada ticaret yapamam endişesi olursa sanayici ve tüccar gelmez. Onun için güvenli olduğunu anlatmak istiyoruz. Bir de, geçmişten sahip olduğumuz tarihi ve kültürel değerlerimizi anlatmak istiyoruz. Bunu tanımak istiyoruz. Şimdi bizim bölgemizde, Urfa'da, bir defa dini turizmi canlandırmak lazım. Hazreti İbrahim'in doğduğu, Hazreti Eyyüb'ün yaşadığı ve nice peygamberlerin yaşadığı bir şehiriz. Bunları tanıtır, anlatırsak dini turizmi canlandırmış oluruz. Turizmde gayretlerimiz var. Bilinen tarihlerin en eski yapıtları olarak bilinen Göbeklitepe bizim bölgemizde. Göbeklitepe'yi tanıtırsak, bu bölgeye turistin gelmesini temin ederiz. Dolayısıyla bu zincirleme şekilde değil de devam eder ve turizm sorununu çözmüş oluruz. Ama bunun mahsulü bugün çıkmaz. Biz şimdi popülist politikalarla, reklamlarla ortaya çıkan bir anlayışla hizmet eden bir politika gözetmiyoruz. Biz, temel taşları koyacağız. Büyük taşları koyacağız. Bu büyük taşlar toprağın altında kalacak. Tabiri caiz ise toprağa tohumu atacağız ama o tohum yeşerdiği zaman bizim dönemimiz bitmiş olacak. Biz, temel çalışmaları yapıyoruz. Turizmi ve sanayiyi bu bölgeye çekmek istiyoruz" şeklinde konuştu.
"TURİZM KONUSUNDA DİĞER BELEDİYELERLE YÜRÜTTÜĞÜMÜZ ÇALIŞMALAR VAR"
Orhan Kaya'nın "Turizm ne zaman canlanacak" sorusunu yanıtlayan Başkan Fevzi Demirkol, turizm konusunda diğer belediyelerle yürütülen çalışmalar olduğunu belirterek, "Şimdi orada, bütün tarihi eserlerimizi, turistin ilgisini çekecek bütün alanlarımızı ortaya çıkaracağız. Bunları, gerektiğinde sosyal tesislerini biz belediye olarak yapacağız. Onarımını Vakıflar Bölge Müdürlüğümüz vasıtasıyla yapacağız. Kültür Bakanlığımız ve çeşitli bakanlıklarımızın bu işe müdahil olmasını sağlayacağız. Sonrasında bunların tanıtımını yapacağız. Şimdi daha önceden yapılmış olan uygulamaları kim yapmışsa Allah razı olsun. Eğer Urfa'ya şuanda, az sayıda da turist geliyorsa, geçmişteki yöneticilerimizin yapmış olduğu tanıtımın faydasıdır. Bundan sonrasında bizim yapmış olacağımız tanıtımların faydası olacaktır. Şimdi bizim, burada bir defa turizmle ilgili bir alt yapı oluşturmamız lazım. Turizm daima canlı olması için şimdi onunla ilgili çalışmalarımız var. Arkadaşlar da söyledi; biz, bir belediye anlayışıyla değil, 14 belediye anlayışıyla hareket ediyoruz. Urfa 3'e bölünmedi. Urfa, topyekun bütünleşti. Başta Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Celalettin Güvenç ve Sayın Valimiz İzzettin Küçük olmak üzere Urfa'da yerel yönetimler ve mülki idareler gayret gösteriyoruz. İlçe belediyesi olarak ta, Haliliye Belediyesi olarak ta aynı zamanda Büyükşehir Belediyesi olarak ta birlikte yürüttüğümüz işler var. Diğer belediyelerimizle beraber birlikte yürüttüğümüz işler var. Mülki idare noktasında Sayın Valimiz İzzettin Küçük ile birlikte yürüttüğümüz, takip ettiğimiz işler var. O yüzden ben buradan Sayın Celalettin Güvenç'e ve Sayın İzzettin Küçük'e teşekkür ediyorum. Bu bir sene içerisinde bize sundukları olumlu katkılar için. Yalnız geçmiş yöneticilerimize de teşekkür ediyorum. Şimdi, bizim o noktada, her platformda birlikte olacağız ve birlikte tanıtacağız çünkü mahsulünü de birlikte kullanacağız. Bir defa, Büyükşehir Belediyemiz ile şuanda bir çalışma içerisindeyiz. Kongre turizmini geliştirmek istiyoruz. Şimdi Antalya'ya gittiğiniz zaman yazın güneşten dolayı istifade eder, kışın da bu kongre turizmden dolayı istifade eder. Bütün otelleri doluyor. Biz turizmden payımızı almıyoruz. Turist geldiği zaman, Güneydoğu turu veya GAP turu diye adlandırdıkları turlarda, Antep'te konaklıyor. İlk nokta Gaziantep. Orada konaklıyor, yemeğini yiyor sabah kahvaltısını yapıyor ondan sonra öğle zamanı Urfa'ya geliyor. Urfa'ya geldiği zaman başına puşi sarıyor, bir de yarım kilo biber alıyor. En fazla bir kebap yedikten sonra doğru diğer vilayetlere. Büyük bir kısmı da Mardin'e gidiyor. Biz bu turistlerin en azından bir gece veya iki gece, Urfa'da konaklamasını istiyoruz. O yönde çalışmalarımız var. Yoksa yarım kilo isotu alıp gitmesinin Urfa'ya ekonomik katkısı olmaz" diye konuştu.
"KONGRE MERKEZİ VE FUAR ALANI BİZİM DÖNEMİMİZDE GERÇEKLEŞECEK"
Mehmet Kültür'ün "kongre ve fuar merkezleri yapılacak mı?" sorusu üzerine Başkan Fevzi Demirkol, "Şimdi Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Celalettin Güvenç ile bu konuda çalışıyoruz. Bir iki alan tespit etmiş noktadayız. O ara bunları değerlendireceğiz. Ekonomik olarak hangisi veya konum olarak hangisi daha iyidir noktasında arkadaşlarımız bir fizibilite çalışması getirecekler ve o noktada birlikte hareket edeceğiz. Bizim, şuanda bir belediye olarak bir metrekare arsamız yok. Eğer bizim bu hususta bir arsamız olmuş olsaydı şimdiye kadar başlamış olurduk. Bizim arsa arayışlarımız devam ediyor. Büyükşehir Belediye Başkanımız da bize bu hususta yardımcı oluyor. Arsa meselemizi çözdüğümüz zaman yapacağız ama kongre merkezi ve fuar alanı hep söyleniyor. Ama bu dönemde, bizim belediye başkanı olduğumuz dönemde bu gerçekleşecek" dedi.
"BU İŞ BİZE AİT DEĞİL KOLAYCILIĞINA SAPMIYORUZ"
Başkan Fevzi Demirkol, Orhan Kaya'nın "İlçe belediyeleri yetki alanında olmayanlar için inisiyatif kullanmalı" sözleri üzerine, şunları söyledi:
"Bende aynı sizin gibi düşünüyorum ve sizin düşündüğünüz gibi davranıyorum. Ben şimdi hiç bir noktada bu iş bize ait değil kolaycılığına sapmıyorum, seçmiyorum. Turizm dedik, az önce söyledim. (Germuş Kilisesi) O kilisenin takipçisi olacağız. İnşallah bir dahaki toplantıda gelişmeyi sizlere ve kamuoyuna sunmuş olacağım. Geçen gün biz, bu turizmle ilgili bazı ülkelerin bu hususta değişik uygulamaları vardır. Turizmi buraya celp etmek amacıyla değerlerimizi tanıtmak için çeşitli faaliyetlerimiz oluyor. Bu bize ait değil kolaycılığına saplanmıyoruz. Bir dahaki toplantımızda onunla ilgili gelişmeyi size aktaracağım veya bu 3- 5 gün içerisinde size bilgi aktaracağım. Geçenlerde biz turizmle ilgili ne yaptık, uluslararası sempozyum düzenledik. 13 ülkeden 328 üniversite hocasının katıldığı bir sempozyum düzenledik. Halk Kültüründe Kadın, şimdi halk kültüründe kadını tam manasıyla 4 salonda 328 hocamız konuştu, tartıştı ama 13 ülkeye Haliliye Belediyesi ve Göbeklitepe, Şanlıurfa gitti. Havuza bir taş attık, yansımasını, dalgasını bekliyoruz. Geçen gün ben Turizm Bakanı ile görüştüm. İlçe belediyesinin belki sınırlarında değil ama bizim gönlümüzde sınır yok. İlçe bazında da coğrafik sınır yok. Bir yere gittiğimiz zaman bir hizmet yapıyorsak eğer o hizmet bize ait değil ise biz yapıyoruz. Bu Büyükşehir Belediyesi'nin hizmetidir ama olsun diyorum biz yapalım. Aynı şekilde Büyükşehir Belediyemiz bir yere gittiği zaman ilçe belediyesinin hizmetini onlarda aynı şekilde yapıyorlar. Bu kardeşlik ve dayanışma içerisinde Urfa'nın ilk 5 yılı güzel geçecek diyorum."
"HIZLI ÇÖZÜMDEN YANAYIZ"
Başkan Fevzi Demirkol, Müslüm Çap'ın "Haliliye'de işler geç ileriyor mu?" sorusuna da, şu yanıtı verdi:
"Müslüm Bey'in de, tüm vatandaşlarımızın da isteğini anında çözmekten yanayız. Bir televizyon yayınında dediler ki, bir yerde toprak dökülmüştü, bizde bildirdik, Beyaz Masa hemen dönüş yaptı, bende hanımı aradım dedim, bak aşağı Haliliye Belediyesi o söylediğimiz eksiği yaptı mı, evet dedi. Bende teşekkür ediyorum dedi. Biz her cuma müdürlerle toplantı yapıyoruz. Müdürlerle yapmış olduğumuz toplantının formatı şu; geçen hafta ne yaptık, gelecek hafta ne yapacağız. Orada ilgili arkadaşlara teşekkür ettim. Fen İşleri Müdürümüze teşekkür ettim. Bunu yaptığı için ama dedim bir kaç saat yine çok. Bunu mümkünse yarım saate, bir saate indirelim. Hızlı çözümden yanayız. Sahurdan sonra somunun faydası olmaz. Yalnız, park bahçe hususunda bir şeyi dile getirmek istiyorum. Park Bahçe Müdürlüğümüz, şuanda Konuklu'da, şehir merkezinde yerimiz olmadığı için Konuklu'dalar. Park Bahçe Müdürlüğü bütün eski yapılmış parkların bakım ve onarımlarını yapıyor. Çimlendirme çalışmaları yapıyorlar. Kışın içerisinde ağaçlandırma çalışması yaptılar. Yeni oluşacak parklarda çalışmalarımız devam ediyor. Kent merkezindeki bütün parklarımız baharda yeşil olacak dedik ve onunla ilgili çalışıyoruz. Mevsim şartları itibariyle kışın yapmış olduğumuz çalışmalar ortaya çıkmaz. Bu senede, bizim Haliliye Belediyesi olarak vatandaşlarımıza bir mesire alanı düzenliyoruz. İnşallah, yaz aylarında o mesire alanlarında herkes ailesiyle beraber piknik yapacak. Park alanlarında, oyun grupları kuruyoruz, çocukların oynayacağı, salıncaklar, kayacaklar. Bu salıncaklardan, bu kayacaklardan engellilerimizin de faydalanması için engellilerin faydalanacağı oyun grupları koyduk. Ayrıca, engellilerimizin ailesiyle birlikte oturup yemek yiyeceği masa düzenini ayarladık. Bu kısa sürede yayınlaşacak."
"KENTSEL DÖNÜŞÜMDE BÜYÜKŞEHİR BELEDİYEMİZLE GÖRÜŞMELER HALİNDEYİZ"
Kadir Çelikcan'ın "Kentsel dönüşüm konusunda çalışmalarını ne aşamada" sorusuna Başkan Fevzi Demirkol, "Kentsel dönüş noktasında Urfa'da en fazla, ihtiyaç olan bölge Yeşildirek Bölgesi. Yeşildirek Bölgesi'nde çok acil bir kentsel dönüşüme ihtiyaç var. Bu Yeşildirek bölgesindeki kentsel dönüşümü; Devteşti'nde, Süleymaniye'de hatta Şehitlik Mahallesi ve Atatürk Mahallesi'nde bazı adalarda bir kentsel dönüşüm ihtiyacı var. Kentsel dönüşüm Büyükşehir Belediyemizin yetkisinde. Büyükşehir Belediyemizle görüşmeler halindeyiz. Geçmişten devreden Yeşildirek Mahallesi ile ilgili görüşmeler var. Tahmin ediyorum, seneler sürmüş ama Yeşildirek'te kentsel dönüşüm gerçekleşmemiş. Biz, bunları bizim ilçemiz bölgesinde olan mahallelerin ihtiyaçlarını Büyükşehir Belediyemizle görüşmeler halindeyiz. Büyükşehir Belediyemiz aynı şekilde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile görüşmeler halinde. Ben herhalde, Çevre ve Şehircilik Bakanlığıyla Yeşildirek kentsel dönüşümünü 5- 6 defa demiyorum, daha fazla görüştüm. Sayın Bakanımız buraya geldiğinde de görüştük. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşarı ve ilgili genel müdürler geldiğinde Yeşildirek'e, Şehitlik Mahallesi'ne, Süleymaniye Mahallesi'ne götürdük. Onlarda bir çalışma içerisindeler. İnşallah, 2015 yılı içerisinde siftahı yapacağız diye düşünüyorum. Bu hususta çalışmalarımız devam ediyor. Eğer Büyükşehir Belediyemizin tamamını üstlenememesi durumunda da, bir alanı biz ilçe belediyesi olarak ta almayı düşünüyoruz" şeklinde cevap verdi.
"ORADA HUKUKİ SÜREÇ VAR"
Başkan Demirkol, Orhan Kaya'nın "Özel İdare'den tasfiye edilerek Haliliye Belediyesi'ne devredilen binanın ne zaman boşaltılacak" soruna şu yanıtı verdi:
"Şimdi bizim o binada tahliye çalışmalarımız devam ediyor. Tabi sizde taktir edersiniz ki, kamuoyunun da taktirine bırakıyorum. Orada bir hukuki süreç var. Vatandaşlarda, çeşitli kuruluşlarda uzun yıllara tabi sözleşmeler imzalamış. Biz o sözleşmeleri fes etme hususunda meclisimizde karar aldık. Tahliyesi konusunda karar aldık. Ama orada adli süreç devam ediyor. Şuanda mahkemedeyiz. Yani adli takip yoluyla orayı biz tahliye ettireceğiz. Bizden önce 10 kuruluşa orası tahsis edilmiş. İçerisinde tahliye edenler oldu. Tahliye süreci devam edenler var. Ama inşallah 7'nci ay itibariyle orada tahliye edilmemiş bir birim kalmayacak diye düşünüyorum. Şimdi dava açmamaları sözleşmelerinde yazmış olabilir ama dava açtıkları zamanda yine o hukuki süreç gerektiriyor. Burada Hukuk İşleri Müdürümüz var o işin takibinde. 7'nci ay itibariyle tahliye edeceğimizi düşünüyorum."
"YAPILAŞMA İÇİN TARIM DIŞI ARAZİLER DEĞERLENDİRİLSİN"
Ruha TV'den Mehmet Kültür'ün "Tarım arazileri ve Dağ eteği bölgesindeki imar ne durumda" sorusuyla ilgili konuşan Başkan Demirkol, "Şimdi bir defa tarım bizim içinde öncelikli sırada. Tarımda biz, arazilerimizin, tarlalarımızın büyümesi mümkün değil. Bu büyümeyi biz birim alandan, yani bir dönümden alınan mahsulü arttırarak sağlayabiliriz. Bunu yaparken de, biz bununla ilgili halkımıza önderlik etme görevi Tarım Bakanlığımızın ve Tarım Bakanlığımıza bağlı kuruluşların. Bizde belediye olarak mesuliyet içerisinde olduğumuzu hissederek, Kırsal Hizmetler Müdürlüğü kurduk. Kırsal Hizmetler Müdürlüğü, o alanda, tarımda rehberlik ve önderlik edecek çalışmalar yapacak. Vatandaşın birim alandan daha fazla mahsul alması ve mahsulünü daha iyi değerlendirmesi hususunda çalışmalar yapılıyor" dedi.
"Dağ eteğinde birinci etapta 2016 yılında inşaatın başlanması için gerekli alt yapı tedbirlerini alıyoruz" diyen Başkan Demirkol, "Yapılaşma konusuna gelince, şimdi bir kavram var. Tarım dışı araziler değerlendirilsin. Ama geçmiş zamanlarda, Karaköprü'de 100 yaşındaki fıstıkları kesip arsa yapmışlar. Orada yapılaşma devam ediyor. Bizde çok fazla fıstıklık alan yok. Yain yapılaşmaya müsait olan sadece tarım alanları var. Bu tarım alanlarının yanında ekilemeyen alan olarak sadece dağ eteği var. Dağ eteği bölgesinde, daha öncesinde dağ eteği kayalık, taşlık bir yer. Dağ eteği ekim yapılacak bir yer değil. Birinci etap diye bir uygulama yapılmış. O birinci etapta, çalışmalar geçmiş dönemdeki belediyeler zamanında bitirilmiş. İkinci etapta çalışmalar yapılmış. Daha sonrasında meclis gündemine gelmiş, görüşülmüş, konuşulmuş ama neticelendirilmemiş. Şimdi orada, yapılacak olan ikinci etap çalışmalarda yüzde 40 DOP alanı dediğimiz alan, kurtarmıyor. Daha öncesindeki belediye, bunu bir bütünlük halinde düşündüğü için o DOP alanları bu tarafa bırakmış. Bir kısım arazileri orada belediye daha öncesinden satmış. Şimdi, orada yüzde 40'da değil yüzde 45'de kurtarıyor diyen vatandaşın bir tepkisi oluşuyor. Şimdi biz orada yüzde 40'la, vatandaşın ihtiyacını karşılayacak çalışmalar yapıyoruz. Büyükşehir Belediyemizde çalışıyor. Dağ eteğinde birinci etabın, 2016 yılında inşaata başlanması için gerekli alt yapı tedbirlerini alıyoruz. İnşallah, ŞUSKİ Müdürlüğümüz oraya suyu ve kanalizasyonu çekecek. Bizde oraya bize ait olan yolları açacağız. Bize ait olmayan yolları da, Büyükşehir Belediyesi açacak. Bunun planı içerisindeyiz. Ucuz konut yolunun arsa temininden geçtiğini, arsa üretiminden geçtiğinin bilinci içerisindeyiz" ifadelerini kullandı.
"30 MART'TA OLUPTA SONRASINDA OLMAYAN BİR HUSUS YOK"
Başkan Fevzi Demirkol, Müslüm Çap'ın "Haliliye Belediyesi yeterli donanıma sahip mi?" sorusuna ilişkin şunları söyledi:
"Kamuoyunu ve sizin merakınıza şu cevapla başlayayım; Haliliye Belediyesi ilk günden itibaren temel belediyecilik noktasında hizmetlerini devam ettiriyor. Kamuoyuna şunu söylüyorum; 30 Mart'ta olupta, 30 Mart sonrasında yapılmayan hiç bir husus yok. Yapılmayan hiçbir hizmet yok. 30 Mart öncesinde çalışma noktasında ne vardıysa, 1 Nisan itibariyle o devam etti. Şuanda üstüne hizmet alanında ilave ettiğimiz, hizmet alanları var. Ama 30 Mart'ta olup da, 30 Mart sonrasında, daha doğrusu 365 gün önce olupta 365 gün sonrasında devam etmeyen, iptal edilen veya aksayan hiçbir hizmet yok. Temizliğimiz, tertemiz bir Haliliye. İlk 3- 5 gün içerisinde bazı aksamalar olmuş olabilir. Kabulleniyoruz. Adam çöpü dökmüş, dökmüş değil saçmış. Ne için, bir muhalefet etmek istiyor. Kim? Vatandaşın birisi. Şimdi, şuanda Haliliye tertemiz. Hatta bazı Avrupa şehirlerinden daha temiz. Haliliye inşallah, hedefimiz Türkiye'nin en temiz belediyesi olacak. Şimdi, yol hususunda, temizlik hususunda, temel belediyecilik hizmetleri konusunda 1 Nisan'da bir eksiğimiz yoktu. Şimdi de bir eksiğimiz yok. İlave ettiklerimiz var. Biz daha öncesinde herkesin gıpta edeceği, falan vilayette belediye ne yapıyor biliyor musunuz ile başlayan sohbetlerde, hep belediye daha yapılaşma olmadan yolları açıyor diyorlardı. Biz şimdi Fen İşleri'nde o noktadayız. 30 Mart öncesinde, kırsalda da, kent merkezinde yapılmış tüm hizmetler için yapanlardan, yaptıranlardan Allah razı olsun. Ama, bu senelerdir birikmiş olan eksik yapılmış hizmetleri biz tamamlamaya çalışıyoruz. Şimdi bizim kent merkezimizde 32 mahallemiz var. Bu 32 mahallenin 19'unda kilitli parke çalışmamız var. Bazı mahallelerimizde bitti. Bazı mahallelerimizde devam ediyor. 13 mahallemizde sadece bozulan yolların onarım çalışması var. Fen İşlerimiz, yapılaşmanın olmadığı alanlarda yollar açıyor. Yapılaşmanın hızla ilerlediği bölgelerde, yine kilitli parke taşı uygulamamız devam ediyor. Kırsal kesimde, şimdiye kadar yapılmamış yolların çalışması başlatıldı. İlk günden itibaren biz şuanda kırsalda, bir çok bölgede, yol çalışmalarımız bitti. Anında müdahale ediyoruz. Geçen pazar günü, hep konuşulan Susuz diye bir mahallemiz var. Arapça Atşana dedikleri yer. Şehrin hemen göbeğinde, Köylükent'in karşısındaki bir yer. Geçen pazar ben oraya gittim, çarşamba günü itibariyle eksik kalan yollarda çalışmalara başladı. Cumartesi günü de, Büyükşehir Belediye Başkanımız Celalettin Güvenç Bey ile gittik. O bölgede, çalışma başlattılar. Su ve kanalizasyon hazırlanıyor. Bizde orada bozulan yerlerde kilitli parke çalışmalarımız devam ediyor. Orada, hem içme suyu, hem kanalizasyon, hem yol ihtiyacı hem de orada bir vatandaşımız o gün gittiğimiz vaat etti. Eğer o gerçekleşirse, orada spor sahası yapacağız. Kırsal mahallelerimizde, Gürcütepesi, eski beldelerimizden Konuklu, Perşembe, Şeyhçoban, Mamuca, Yeniköy, Mutluca, Uzunköy ve Uluhan, bu bölgelerde çalışmalarımız bitti. Uluhan'da yol çalışmalarımız var. Bu bölgede devam ettireceğiz. Kırsalda yol çalışmalarımız büyük bir hızla devam etmekte. Kırsalda Osmanbey, tüm mezralarıyla birlikte kilitli parke taşı çalışmalarımız başladı. Kırsalda Havşanlı Mahallemizde, kilitli parke taşı çalışmamız başladı. İçme suyu, kanalizasyon çalışmaları bitmiş ama faal durumda olan, arızalı olmayan bütün kırsal mahallelerimizin kilitli parke taşı çalışmalarını bu sene içerisinde bitireceğiz. İçme suyu ve kanalizasyon şebekesi yapılmış ama çalışan, orada bir mesele var kırsalda. Daha önce Tarım Reformu'nun kırsalda yapmış olduğu kanalizasyon şebekeleri var. Kanalizasyon şebekeleri yapıldığı zaman içme suyu şebekeleri tahrip edilmiş. O kanalizasyon şebekesinde geçen gün biz görüştük. Bu beni aşan bir hizmet ama Tarım Reformu Genel Müdürü Sayın Gürsel Küsek Bey ile görüştüm ve bu alanda Tarım Reformu'nun yapmış olduğu kırsal mahallelerdeki kanalizasyon arızalarının tespiti müteahhit tarafından yapılması veya işin tasfiyesi yönünde çalışmalar yapıyorlar. Bu işler neticelendiği zaman hızlı bir şekilde kanalizasyonu, içme suyu bitmiş ama aktif durumda, arızalı olmayan bütün mahallelerimizin parke taşı çalışması yapacağız."
"NUFÜS SIRALAMASINA GÖRE İLERLİYORUZ"
Başkan Fevzi Demirkol, Kadir Çelikcan'ın "Kırsal mahallelerdeki çalışmalar nasıl ilerliyor" soruna, nüfus sıralamasına göre ilerlediklerini söyleyerek, şunları kaydetti:
"Parke çalışması için ŞUSKİ'nin bir çalışma yapması gerekir ki, ŞUSKİ bitirmeden bizim kilitli parke taşı çalışması yapmamız mümkün değil. Ama, ŞUSKİ kanalizasyonunu daha öncesinden ya Özel İdare yapmış veya Tarım Reformu yapmış kanalizasyon kısmını. İçme suyu şebekesini de geçmiş zamanda Özel İdareler yapmış veya şimdi ŞUSKİ yapmış. Yani orada bitirilmiş olan bütün alanlarda parke taşı çalışmasını başlattık, devam ediyoruz. Şimdi kırsal mahallelerimiz çok fazla kültür evleri talebi var. Biz, kırsal mahallelerimizde nüfus sıralamasına göre bu kültür evlerini veya vatandaşımızın Allah göstermesin, Allah kimseye vermesin, bir yakınının vefat etmesi durumunda kullanacağı taziye evi veya kültür evi noktasında nüfus sıralamasına göre bir uygulama başlatıyoruz. Arkadaşlarımız projeler üzerinde çalışıyor. Kırsal mahallelerimizde ve şehir merkezimizdeki mahallelerimizde, bir takım taziye evlerini hizmete açacağız. Yalnız bunu nüfus sıralamasına göre yapacağız. Adalet bunu gerektiriyor. Yol çalışmalarımızda hangi bölgeye gitmişsek o bölgeyi temizleyerek, o bölgenin ihtiyacını temin ederek o bölgeden çıkıyoruz. Daha önceden olduğu gibi falan kırsal mahallemize, eski tabirle falan köye gidin bunun yolunu yapın gelin yok. Bölgesel manada çalışıyoruz. Hava şartları bu sene el vermediği için yağışlar çok olduğu için biraz gecikmeyle devam ediyoruz. Ama Haliliye Belediyesi, 1 Nisan'dan itibaren temel belediyecilik hizmetlerini yaptı. Yapmaya devam ediyor. Bunun üstüne sosyal belediyecilik noktasında hizmetlerimiz var. Haliliye Belediyesi, ilk günden itibaren karşılaştığımız bir tek nokta vardı. Arkadaşlarımızın bir kısmı Özel İdareden gelme, bir kısmı da Urfa Belediyesi'nden veya başka belediyelerden gelme. Bize Konuklu Belediye personelinin tamamını verdiler. Kısas Belediyesi personelinin tamamını devrettiler. Özel İdare'den aynı zamanda Urfa Belediyesi'nden gelen personellerimiz var. Oradaki handikap şudur, biz onu açtık. Özel İdare'den gelen kent merkezinde daha önceden hizmet etmediğinden şehirdeki belediyeciliği bilmiyorlar. Urfa Belediyesi'nde çalışmış arkadaşlarımız da, daha önce şehirdeki belediyeciliği bildikleri için kırsaldaki belediyeciliği bilmiyorlardı. Arkadaşlarımız, bir dayanışma duygusu içerisinde hep birbirlerinin eksiğini, birbirlerinin bilmediklerini birbirlerine öğreterek devam ettiler. Şuanda bu arkadaşlarımız kırsalda da, kent merkezinde de, çok rahat çalışacak seviyedeler. Bizim hedefimiz, Haliliye Belediyesi'nde çalışan personellerimiz, inşallah Türkiye'nin tüm belediyelerinde çalışacak kapasitede olacaklar. Biz gönülden birlikte bir araya gelmiş bir aileyiz. Belediye çalışanlarımız müdürlerimiz, Belediye Meclis Üyelerimiz ve bize gönül vermiş tüm halkımızla bir aradayız. Eğer bir başarı varsa başarımızın sebebi odur."
"GÖNÜLDEN BİRLİKTE OLMUŞ BİR EKİBİZ"
Orhan Kaya'nın "Başkan yardımcılarını geç atadınız, uzun süre tek çalıştınız. Bu yük ağır gelmiyor mu?" soruna Başkan Demirkol, "2 yardımcı şuana kadar yetiyor. Bundan sonra inşallah daha ilavelerimiz olacak. Kadromuza katacağımız isimler olacak. Bundan sonrasında da yine yeni açacağımız müdürlükler olacak, yeni hizmet alanları olacak. Bizim anlayışımız şu; biz bir ekibiz, gönülden birlikte olmuş bir ekibiz, hiçbir noktada bize zor gelmiyor. Çünkü; gönüllü olarak yaptığımız için ama paylaşım duygusu içerisindeyiz. Müdürlerimiz zaten kendi branşları ile ilgili çalışıyor. Belediye başkan yardımcılarımız aynı şekilde çalışıyor. Biz hiçbir zaman için ihtiyaçtan fazla istihdamımız olmayacak. Zaman içerisinde inşallah ilave edeceğimiz yeni müdürlükler olacak. Yeni hizmet alanları olacak, yeni iş makinalarımız olacak, yeni ekibimiz olacak ve bunlar zaman içerisinde inşallah ihtiyaç duydukça zaman içerisinde personeli, ekipmanı ve bütün kaynağı temin edeceğiz" dedi.
"ÇALIŞMA ARZUSU VE ÇALIŞMA İSTEĞİ OLACAK"
Başkan Demirkol, Orhan Kaya'nın sorusuna ilave ettiği "Yardımcılarınızı atarken hangi kriterleri göze aldınız" sorusuna ise şu yanıtı verdi:
"Sadece yardımcılarımı değil, personelimizi seçerken bu personel bize İl Özel İdaresi'nden, Konuklu Belde Belediyesi'nden, Kısas Belde Belediyesi'nden ve Urfa Belediyesi'nden geldiler. Görevlendirmelerde anlayışımız şu; bir çalışma arzusu olacak, çalışma isteği olacak. İki dürüst olacak, şeffaf olacak, açık olacak, net olacak, her zaman için hesap verebilir hesap verilebilir pozisyonda olacak. Üçüncüsü de mesleki olarak ehliyeti ve liyakati olacak. Mesleki ehliyet ve liyakat sonradan kazandırılabilir ama çalışma arzusunun ilacı yok. Çalışma arzusu kişinin yetişme tarzına bağlı çalışma arzusunu biz bir şekilde sonradan kendisine kazandıramayız. Ama çalışma arzusu olan dürüst olan, mesleki ehliyeti, kabiliyeti, liyakati olan arkadaşlarımızı zaten görevlendiriyoruz. Ama velev ki mesleki açıdan bir eksiği olursa zaman içerisinde telefi edecektir ve kendi kendini yetiştirecektir. Biz öyle bir ekibiz ki arkadaşlarımız daha önce başka yerde görev almasalar da yönetici pozisyonunda olmamış olsalar da çalışma arzuları ve şeffaf olmaları yeni öğrenme istekleri doğuruyor. Meslekleri ile ilgili gerek duyduklarında ve ya ihtiyaç doğduğunda her türlü teknik imkan var. Dünyanın neresinde nasıl bir belediyecilik var, iki dakikada internete girdiklerinde bakabiliyorlar ve zaman içerisinde bu ekipten öyle bir ekip çıkacak ki, Haliliye Belediyesi'nde çalışmak bir kariyer bir ayrıcalık olacak. Gözlerinde umut ışığı veren, insan sevgisi olan insanlara hizmette yorulmayan insanlarla çalışmak istiyoruz. Biz 10 kişi bir ekiple çalışacağımıza 8 kişi ile çalışalım ama çalışma arzusu olan insanlarla çalıştığımız zaman bu 2 kişi eksiği zaten üstlenecektir. Şimdi bizim arkadaşlarımızda zaten mesai kavramı yok, gece saatlerce oturup çalıştığımız oluyor. Cumartesi pazar çalıştığımız oluyor. Haliliye Belediyesi 365 günün, haftanın 7 gününde 24 saat çalışacak şekilde gönüllü olması lazım. Bazı arkadaşlarımızla gece 12'den sonra görüştüğümüz oluyor. Çünkü belediye başkanı olarak veya yapılacak olan hizmetlerde zamanı bölmek zorundayım. Eskiden toplumun içerisinde olan bir insandım dolayısıyla eğer aciliyet varsa anında müdahale ediyoruz. Mesela geçen gün akşam saatlerinde Sancaktar Mahallemizin bahçe yolunda daha önce devlet su işlerinin yapmış olduğu kanaldan dolayı, aşırı yağıştan dolayı sıkıntı oldu. Fen İşleri Müdürümüz anında gittiler gerekli tedbirleri aldılar. ŞUSKİ Genel Müdürümüzü ben gece saatinde aradım, buradan kendisine teşekkür ediyorum. Anında vidanjörler ve iş makinalarını gönderdiler ve vatandaşlarımızın sıkıntılı bir gece geçirmesinin önüne geçildi. Orada ben şuradan sesleniyorum Sancaktar Mahallesindeki vatandaşlarımıza; orada bir ıslah çalışması yapılacak ve bu çalışmayı, inşallah çok yakın bir zaman içerisinde biz kendimiz derenin ıslahı ile ilgili bir arkadaşlarımız çalışmaları projelendiriyor. Bir daha öyle bir sıkıntı yaşanmayacak."
"HARCAMADA İSRAF ETMEYEN BİR BELEDİYEYİZ"
Kadir Çelikcan'ın, "Seçici bir ekibinizle, tutumlu bir Haliliye Belediyesi olarak kırsal mahallelerde, hem kadın merkezleri hem gençlik merkezleri noktasında okulların ilk açıldığında yapmış olduğunuz çalışmaları kırsal alanlarda da yapacak mısınız ve kırsalda çok amaçlı salonlarda gençlere yönelik çalışmalar olacak mı?" sorusuyla ilgili Başkan Demirkol, şunları söyledi:
"Biz tutumlu bir belediye değiliz, harcamada biz israf etmeyen bir belediyeyiz. Belediyeyi beytül mal anlayışı ile yönetiyoruz. Belediyeyi beytül mal anlayışı ile yönettiğimiz için kişilere hoş gelecek, halka hoş gelmeyecek ve cenabı hakka hoş gelmeyecek hiçbir işi yapmayacağız. Paramızı birçok belediyeden daha fazla kullanıyoruz. Şimdi yalnız yapmış olacağımız hizmetin faydasına önce kendimiz inanmamız gerekiyor. İnanmadığımız hiçbir işin, hiçbir faaliyetin içinde olmayız. İnandığımız bütün faaliyetlerde sonuna kadar gerekli harcamaları yaparız. Geçen gün İl Müftümüz İhsan Açık Bey bize bir hususta kendilerinin Bamyasuyu'nda bir binasının olduğunu bu binayı öğrenci evi olarak düzenlemek istediklerini söylediler. Bizde kız öğrencievi olarak düzenlemek istediklerini söylediler. Benim öğrencilerle ilgili hassasiyetim var hele kız öğrencilerle ilgili daha da hassasiyetim var. Çünkü kız çocuğu arkadaşının evinde yatamaz. Kız çocuğu kalacağı yerle ilgili bir sıkıntı olduğu zaman otelde de yatamaz, parkta hele hele hiç yatamaz. Hemen arkadaşlarımıza talimat verdik. Buradadır Seyit Kulak Bey bizim Sosyal Yardım Hizmetleri Müdürümüz, gecesini gündüzüne katarak, o da çok seçici davranıyor. 28 öğrencinin kalacağı öğrenci evine 28 genç odası, yatağı bazası, gardırobu, çalışma masası, 25 öğrencinin kalacağı yerde 4 katlı bir bina olduğu için 4 katta misafirlerini ağırlayacakları 4-5 tene çekyat, 4 tane buzdolabı, 4 çamaşır makinası,1 bulaşık makinası aldık biz öğrenci evine. Neden? Çünkü faydasına inandık, Haliliye Belediyesi'nin parasını harcıyoruz. Harcarken ilk önce faydalı bir hizmet olacağına inanmamız gerekiyor. Kırsal mahallelerimizle ilgili sorduğunuz, kültür evlerinin taziye evlerinin amaçlı bir kültür merkezi olarak kullanılmasını temin edeceğiz, orada sadece ölülerimize Fatiha okumayacağız. Gençlerimize, çocuklarımıza bir şekilde bazı faaliyetlerde bulunacakları şekilde Kur'an-ı Kerim öğrenecekler. Bayanlar okuma yazma öğrenecek, bu hususta kent merkezinde ne varsa kırsalda da o olacak. Sporla ilgili bizim spora bakış açımız bu; 137 mahallemizin 137'sinde de çocuklarla ilgili oyun alanı kuracağız, bunu bu sene yapacağız. Müsait olan yerlerde semt sahaları yapacağız, gençlerin sporla uğraşmasını temin edeceğiz. Kırsal mahallelerimizin tamamında hizmeti sıraya koyacağız. Bu kültür evlerimizi de o şekilde kullanacağız. Çocuk evleri dediniz. Gençlik merkezi dediniz. Ben bir tanesi Sırrın Mahallesinde, bir tanesi Bahçelievler Mahallesinde olmak üzere iki bina kiraladık, o iki binamızda çocuk kreşi ve çocuk evleri şeklinde evler yapacağız. Ayrıca geçen gün Sayın Valimiz ile bir protokol imzaladık. Aile Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü'nün 3 adet öğrenci evinin çocuk evinin ihtiyacını biz temin ediyoruz. İnsana hizmete faydalı olacağına inandığımız bütün faaliyetlerde paramızı harcarız, ama gösterişe lükse, ihtişama yönelik harcamalarda tutumlu davranırız."
"CEMEVLERİ'NİN EKSİK KALAN HİZMETLERİNİN BİR KISMINI BİZ ÜSTELENECEĞİZ"
Orhan Kaya'nın "Uzun yıllardır cemevi ile ilgili daha önce valilik 60 bin lira söz verdi ödeme yapılmadı. Cemevi hala inşaat halinde, benim duyduğum kadarıyla Haliliye Belediyesi o cemevine 500 lira yardım etti" söylemesi üzerine Başkan Fevzi Demirkol, şunları kaydetti:
"500 lira yardım etmemiz söz konusu değil. Ben cemevleri ile ilgili benim yanıma da teşrif ettiler. Kendileri ile oturup sohbet ettik, ihtiyaçlarını bize iletmelerini söyledik. İhtiyaçlarının bir kısmını temin edeceğiz. Ama cemevinin inşaatı büyük bir alan, bir belediyenin üstlenemeyeceği bir alan. Birde şu anlayışı yerleştirmek istiyoruz. Cemevleri cami şeklinde değil ibadethane şeklinde, zaten bizim belediye meclisimizde almış olduğumuz kararlarda var, biz bütün inanışların toplandığı yere ibadethane kavramıyla yaklaşıyoruz. Cemevlerini bir şekilde, kendilerine de bunu ifade ettik. Nasıl ki, camileri hayırsever insanlar yaptırıyorsa, yardımda bulunuyorsa, cemevinde de Bektaşi inanışına sahip vatandaşlarımızın da, iş adamlarımızın da yardım etmesini talep ediyoruz. Nasıl camilere yardımcı oluyorsak, cemevine de aynı anlayışla yaklaşıyoruz. Bütün inanışlara karşı saygılıyız. Hiçbir zaman için ben bunu ben defalarca söyledim, hep tekrar ettim yine söylüyorum. Bütün inanışlara hoşgörülüyüz demiyorum, bütün inanışlara saygılıyız. O yüzden Cemevleri'nin eksik kalan hizmetlerinin bir kısmını biz üsteleneceğiz. Çünkü camilere yaklaşımımızda o. Şimdi bizim Paşabağı Mahallemizde bir cami var. Mahalle Muhtarı Sayın Mahmut Boztepe caminin imamı ile birlikte bu eksiği dile getirdiler onları ziyaret ettiğimiz sırada. O caminin taşını biz alıyoruz. İnşaatını üstlenmiyoruz, taşını biz alıyoruz. Bu hususta başka kurumlarımız, iş adamlarımız, hayırseverlerimiz caminin taşını alıyorsak Cemevleri'ninde bir kalemini alacağız. Ama 500 lira lafı külliyen yanlıştır bilgi konusunda. Yani yapacağımız yardımı küçümseme noktasında size ifade edilmiştir. Biz çorbada tuzumuz olsun diyoruz, o manada her tarafa birer çorba ikramında bulunmak istiyoruz."
"NEFSİ DAVRANAMAM, 357 BİN KİŞİNİN VEBALİ BENİM BOYNUMDA"
Başkan Fevzi Demirkol, Güneydoğu TV'den Müslüm Çap'ın "Sosyal etkinliklerde Haliliye Belediyesi olması gerektiği yerin çok üstünde. Haliliye Belediyesi, hükümet ve büyükşehirle aynı partide olma nimetlerinden faydalanıyor mu?" soruyla ilgili şunları söyledi:
"Eskiden Fevzi Demirkol olarak şahıstım, şimdi Haliliye Belediye Başkanı Fevzi Demirkol'um 350 bin nüfuslu bir ilçeyi temsil ediyorum. Arkadaşlarımız ile birlikte belediye meclis üyelerimizle birlikte, Belediye Meclisinin 37 üyesi var. 37 meclis üyesinin 33'ü bizim mensup olduğumuz AK Parti'ye mensup, 4'ü de başka partiye mensup. Ama biz seçildikten ben 357 bin nüfusun 357 bininin de Belediye Başkanıyım. O bakımdan geçmişten belki şahsımla ilgili olduğunda tepki göstereceğim durumlara dahi şimdi tepki gösterme hakkım yok. Çünkü 357 bin kişinin vebali benim boynumda. Bu bakımdan nefsi davranamam, şahsi davranamam, hele hele kompleksle hiç davranamam. Biz Büyükşehir ile birlikte, başta Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Celalettin Güvenç olmak üzere ve çalıştığı ekip ile geçmişten gelen bir gönül bağım var. Büyükşehir Belediyesi'nde sonradan tanıştığımız ve çok kısa sürede yakınlaştığımız Genel Sekreterimiz Balamir Gündoğdu var. Ama onun dışında ki, diğer arkadaşlarla Büyükşehir Belediye personeli ile Belediye Başkanı ile Meclis Üyesi arkadaşlarımızla hepsini daha öncesinde belediye başkanı olmadan önce tanıyorum. Şu anda da belediye Başkanımızla Büyükşehir Belediyemizle diğer ilçe belediyelerimizle uyum içerisindeyiz. Çünkü hepimizin hedefi insana hizmet etmek, hepimizin hedefi Haliliye'ye hizmet etmek, Şanlıurfa'ya hizmet etmek, Halfeti'ye hizmet etmek, Akçakale'ye hizmet etmek, hasılı tüm ilçelerimize tüm insanlara hizmet etmek. Görüşememe noktasında şöyle bir anlayış göstermesini, sevenlerimizin, dostlarımızın anlayış göstermesini talep ediyoruz. Büyükşehir Belediye Başkanımız Celalettin Bey 1 milyon 850 bin nüfusa bakıyor. Eğer görüşme noktasında Celalettin Bey her gün 5 bin kişi ile görüşse bir sene hiçbir işe bakmaması lazım. Eğer her gün bin kişi ile görüşse beş yıl boyunca bütün zamanını görüşmelere ayırması lazım. Bizimle ilgili de olabilir, arkadaşlarımız, sevenlerimiz, dostlarımız bizi az gördüklerini söylüyorlardır. Bu aynen doğrudur. Geçmişte ben şahıs olarak mesaimin tamamında kendime aittim. Şimdi vatandaşımız beni sevdiğinden dolayı, bize olan muhabbetinden dolayı ve eskiden gördüğü Fevzi Demirkol'u aynen görmek istediği için şimdi az gördüğü için özlüyor. Eskiden benim bir belediyem yoktu, ben şahsi olarak ofisim vardı. Zamanımın tamamı kendime ve iş yerime gelen dostlarıma aitti. Şimdi zamanınım tamamı 357 bin kişiye ait. Şimdi o noktada biz daha öncesinden daha az sahadayız. Ben bunu kabulleniyorum. Ama neden dolayı? Bir hafta bizim ayın ilk haftası ilçe Belediye toplantımız var. Ayın ikinci haftasında bu kez Büyükşehir Belediye Meclisi toplantılarımız devam ediyor. Dolayısıyla 2 haftanın öğlenden sonrası yok. Kaldı ki, belediyede çalışmalarla ilgili zaman geçirmemiz lazım sosyal hayata katılma yönünden vatandaşlarımızın sevinçli günlerinde sıkıntılı günlerinde yanlarında olmamamız lazım. Ama bunu bir plan program dahilinde yapıyoruz. Aramızda bir görev dağılımı yapıyoruz. Taziyelere giderken görev dağılımı yapıyoruz. Katılamadıklarıma arkadaşlarım katılıyor. Ama halkımız bizi muhakkak yanında görmek istiyor. Ama 357 bin nüfuslu bir ilçe olduğu için ve demin sizin de buyurduğunuz gibi 169 muhtarımız olduğu için araya biraz zaman koymuş oluyoruz. Ama şuana kadar bize ulaşmayan bizim ulaşmadığımız bir muhtarımız yok. Mahalleler noktasında şimdi ben ayın 30 günü var, 32 kent merkezinde mahallemiz var, her gün bir mahalleye gitsem ayda bir gitmiş olacam. Ayda bir gitsem de beni özlüyorlar, ama bunlarla çeşitli zamanlarda bir araya geliyoruz. Halkımız rahat olsun, mutlu olsun, mutlu bir Haliliye hepimizi mutlu edecektir, mutlu bir Urfa hepimizi mutlu edecektir. Büyükşehir belediyemizle ve tüm belediyelerimizle dayanışma içerisindeyiz. Mesela bizim partimizden olmasa da geçen Suruç belediyemiz bu Kobani olayları nedeniyle bir sıkıntı oldu. Biz hiçbir ayrım gözetmeden 19 aracımızla Suruç belediyemizin yanına gittik."
"10 İŞİN 10'U DA DOĞRU OLAMAZ, HATA PAYI OLUR"
Başkan Fevzi Demirkol, Mehmet Kültür'ün "Devteşti Mahallesi'nde neden evler ikişer kat ve bitişik nizam" sorusuyla ilgili şunları söyledi:
"Şimdi efendim ben söze şuradan başlayayım. Bir yöneticinin, bir belediye başkanının veya bir kurumda herhangi bir konumda amir konumunda birinin illa yaptığı işten 10 işinin 10'da doğru olmaz. Bir hata payı olur. Bu sizin eleştirdiğiniz soruların sebebi demek ki, yapılan uygulama hoş karşılanmamış. Şimdi zeminin iyi olması ya da kötü olması diye bir şey söz konusu olmaz. Çünkü gelişen inşaat teknolojileri içerisinde zaten jeofizik etütler yapılıyor. Yapılan jeolojik etütlerin sonunda temelle ilgili bir yapılandırma ortaya çıkıyor. Dolayısıyla zemine bağlı olarak bir temel ve o inşaatta kullanılacak malzeme tespiti yapılıyor. Onun için daha olumsuz bölgelerde çok katlı yapılar yapılıyor. Benimde anlayışım orada anlayışım herkesin mutlu olacağı, herkesin bahçesinin olacağı bir yapılaşma. Devteşti bölgesindeki yapılaşmayı bende sizin gibi tasvip etmiyorum ama insanların mutlu olmaları noktasında, şehirlerin planlanmasında buher kesimin her toplumun kendine özgü yaşayış biçimi vardır. Şimdi bir Avrupalının ev isteği ile bir Japon'un isteği ile Türk toplumunun içinde bulunduğumuz coğrafyanın tabi ki kültürel farklılıkları illa ki olacak. Şimdi o hususta bu konut talebi kültüre bağlı, yaşam tarzına bağlıdır, dolayısıyla Japon'un çok küçük evi bize uymaz, Amerikalı'nın çok geniş alanlar içerisinde tek katlı evleri bize uymayabilir. Bununla ilgili bir tespit yapılabilir. Nasıl insanlar ortaokul çağında ki bir çocuk hayatını planlarken, 'Ben şu mesleği yapacağım' diyerek çalışma düzenini ona göre planlıyorsa, bir insanın hayatında nasıl ki bir 30 yıl planlanıyorsa veya 50 yıl planlanıyorsa maalesef bizim şehirlerimizde şimdiye kadar 30 yıl bile planlanmamış. Benim anlayışım şu insan hayatında 30 sene planlanıyorsa, şehirlerin hayatında hiç değilse elli yüz yıl planlanmalı. Devletlerin hayatında bu bin sene planlanmalı bütün planlarımız ona göre planlanmalı. Çünkü biz yapmış olduğumuzu aradan bir süre geçtikten sonra yıkmak zorunda kalıyoruz. Bu kaynak israfıdır. Yapmış olduğumuz işlere bakacak olursanız. Mesela geçmişte bu toplama merkezinin bulunduğu alanda ki hal pazarını yıktık ama daha yeni yapmıştık. Sanayi sitesini yıktık ama daha yeni yapılmıştı. Yarın bu şekilde problemlerle karşılaşmamak için şehirlerinde bir yüz senesi, yüz olmasa da elli atmış yılını planlamak lazım. Biz yeni imara açacağımız bölgelerde eski doğu bloku ülkelerini andıran yapılaşmalara müsaade etmeyeceğiz. Daha geniş, insanların daha ferah olacağı bir yaşam şartlarını inşallah düzenleyeceğiz. Planlarımız ona göre olacak."
"BELEDİYE MECLİSİMİZ HALKA AÇIK"
Başkan Fevzi Demirkol, Edessa TV'den Orhan Kaya'nın "Belediye meclisi halka ve basına açık" ve "Belediye meclisi denetim komisyonunda farklı partiden meclis üyeleri var mı?" sorusuyla ilgili şöyle konuştu:
"Bizim ilk günden beri söylediğimiz şeffaf, dürüst, adil ve katılımcı bir belediyecilik yapacağız. Şimdi bizim ilk günden itibaren demin sizin de söylediğiniz gibi belediye meclisimiz basına açık, halka açık. Halkımızdan bir sıkıntı olan veya kendisi ile ilgili bir konunun konuşulacağı zaman şahsi manada söylemiyorum, şahsi bir imar talebi noktasında söylemiyorum. Mesela bir mahallenin o gün konuşulacak bir mevzusu var ise halkımızdan da katılanlar oluyor. Basına ilk günden itibaren açık, dediğimiz şeffaf belediyeciliğin bir örneği olarak. Belediyelerin 5393 sayılı kanunundan doğan her yıl yapılmak üzere bir denetim komisyonu teşekkülü vardır. denetim komisyonumuz 3 kişi olarak belirlenmiştir. Belediye meclisimiz tarafından tespit edilen bu 3 kişilik komisyon çalışmalarını yürütmektedir. Bu hususta uzman kişilerden faydalanacaktır ki faydalanıyor da. Denetim komisyonunun eğer bizim mevcut sayımıza göre 5393 kanuna göre bizim muhalefete yer vermemiz için o denetim komisyonunun en az 8 kişiden müteşekkil olması gerekiyor. Kanun zaten 3 yada 5 kişi ile sınırlamış tek sayıda. Dolayısıyla matematiksel olarak bu denetim komisyonunda muhalefetten bir arkadaşımızın yer alması yasal olarak mümkün değil ama biz Haliliye Belediyesi olarak Belediye Meclisi olarak almış olduğumuz kararların büyük bir çoğu oybirliği ile alınıyor. Bizde genelde oy çokluğu ile karar alınmıyor, genelde oy birliği ile o oy birliği de getirdiğimiz teklifin o gün getirdiğimiz önergenin veya talep edilen hizmetin yerine olduğunu göstermesi açısından muhalefette bize katılıyor ve 37 kişiden katılan kaç kişi varsa aldığımız kararlar çoğunlukta."
"ADİL BİR ŞEKİLDE HİZMET GÖTÜRÜLÜYOR"
Başkan Fevzi Demirkol, Müslüm Çap'ın "AK Partili belediyeler, hükümetten ne kadar faydalanabiliyor" soruna şu yanıtı verdi:
"Şimdi bütün belediyelerimiz, Büyükşehir Belediyesinin hizmetlerinden adil şekilde faydalanmaktadır. Büyükşehir Belediye Başkanımız bu konuda çok hassas ve duyarlı bu konuda. Muhalefet partisine de mensup olsa o ilçedeki vatandaşımız bizim vatandaşımız. Şu anda AK Parti'de olmayan ilçelerin belediyelerine de adil bir şekilde hizmet götürülüyor. Büyükşehir Belediyemiz hizmeti götürürken eşit bir şekilde paylaştırıyor. Şimdi bizde olmayan ben hepsine de selam gönderiyorum; Halfeti ilçemiz, Suruç ilçemiz, Viranşehir ve Bozova ilçemiz Büyükşehir Belediyesinden Haliliye ilçemiz nasıl faydalanıyorsa bu ilçelerimiz de aynı şekilde faydalanıyor. Bu ilçelerimizde yaşayan tüm vatandaşlarımıza selam gönderiyorum. Şimdi Büyükşehir Belediyesinin çalışmalarında Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Celalettin Güvenç'in adil, eşit ve paylaşımdan yana olduğunu biliyoruz, çalışmaları da bunu gösteriyor. Ramazan ayında Büyükşehir Belediyemiz Haliliye'de sofra açmadı ama diğer ilçelerimizde sofra açtı. Biz hizmet noktasında vatandaşlarımıza bir ayrım gözetmeden bir ayrımı kabul etmiyoruz. O ilçede ki vatandaşlarda bizim vatandaşımız. O ilçede başkanın bizden olmaması çok bir şey fark etmiyor, Ama ilçe Belediye Başkanımızın kendi performansına bağlı olarak o ilçeye giden hizmetler daha az yada daha fazla olabiliyor. Şimdi geçen Belediyeler Birliğinden araç tahsisi yapıldı, araç tahsisi yapılırken muhalefet belediyelerinde yine araç tahsisi yapıldı. Bizim de o noktada belediyelerimize iş birliğimiz devam ediyor. Şu ana kadar bir ayrım şeklinde bir ayrım olmadı. Şimdi daha önce uygulamada olmayan 30 Mart öncesi yapılmayan, ibadethanelerin ve toplumumuzun beraber yaşadığı alanların halı temizliğini yapmak için bir araç getirmiştik geçen hafta Viranşehir'de ibadethaneleri yıkadı. Bizim gönlümüzde sınır yok dedik. Şuan Viranşehir ilçemizde kent merkezindeki ibadethanelerimizin temizliğini yaptık. Viranşehir Belediyesinin yanında Akçakale, Harran, Hilvan ve Ceylanpınar ilçelerinde de Haliliye Belediyemizin temizlik aracı gidip temizliklerini yaptı. Bu günlerde de Siverek'te olacağız. Bugüne kadar zaten iller bankasından da gelen para nüfusa göre, proje sunan belediyelerimize hükümetin katkısı oluyor. Bizde faydalanacağız."
"473 BİN SURİYE VATANDAŞI ŞANLIURFA'DA İKAMET EDİYOR"
Kanal Urfa'dan Kadir Çelikcan'ın "Türkiye'de en fazla kamp ve Suriyeli mülteci bulunan kentte belediyecilikte etkileşim yaşanıyor mu?" sorusuyla ilgili Başkan Demirkol, şunları söyledi:
"Biz İnsanların bütün milletlerin, yeryüzünde bütün dinlere mensup insanların kendi evinde, kendi yurdunda olmasını diliyoruz. Yakın olduğumuz coğrafyada bir ateş var bir huzursuzluk var. Dolayısıyla biz Türkiye olarak sınırımızı açarak o insanların geçişine izin verdik. Biz atalarımızdan gelen bir miras, ceddimizden gelen bir miras çünkü geçmiş zamanda bu Osmanlı bütün bu medeni dünyanın gemilere bindirip ölüme terk ettiği Yahudil